Tuesday, August 21, 2007

Yıllar boyu boğuştum mürekkeple çekiçle, acı çeken yüreğim,
Sana sunmak için altınlı ve ateşli bir nakışı
Portakal ağacının bir sümbülünü
Çiçek açmış bir ayva ağacını, avutmak için seni
Benki bir zamanlar sana dokunmuştum Ülker'in gözleriyle
Ve ayın yelesiyle sarılmıştım sana ve yazın tarlaları içinde dans etmiştik
Biçilmiş sazlıkta ve birlikte yemiştik kesilmiş tırfılı
Bunca çakıltaşıyla çevresinde koca mavi bir yalnızlık boynunda
bunca değerli renkli taşlar saçlarında

Nikos Gatsos, Amorgos 1943

Bir mezar taşı önerisi:
.......
Şimdi sen parıltılı uyuyorsun
Yıldızların kumsallarında ve Ülker'in bir gözyaşısın

Ve bir acı çakıl taşısın
[Persophone] ve [Hades]'in kucağında
Al yüzüğünü
Al çayırların gümüşünü, boya alnını
Ve yanıma gel, uyu
Sonsuza dek dal bir ilkyaz denizine
Solgun bir Samanyolu'nun kıyılarında kaybolmuş
Gözlerini arayacağım bir yaz gecesinde.
Düşü[mün] penceresinde görün Nisan güneşi gibi
Boyun kurdelesiyle
Yaban ellere giden turnalara selam vermek üzere
Bir karafili kapamak için güvercinlerin bir çocuğu uykuya yatırdıkları gibi
Bağların yaprakları altında [Halikarnassos]'un bir bayırında
Çınarların kucağında [Myndos]'un bir [kayasında].

Nikos Gatsos "Al Yüzüğünü"

No comments: